10 Temmuz 2009

çıtır yazara ithafen en fetiş post!



Hani bazı konular bazı düşünceler bazı takıntılar vardır, insan kendine bile itiraf edemez. Bal gibi bilir, bal gibi farkındadır, ama kelimelere dökülmeye gelince dizginler kendini. Bu "fetiş" konusu da onlardan biri...

Biliyorsun iki genç kalem olarak biz rahat insanlarız, rahat yazıyoruz, dizginleri çekme seviyemiz bu ülke ortalamasının çok çok üzerinde, içtenlik ile teşhircilik kavramlarını bir tutmuyoruz; ama konu "fetiş" olunca bizde bile bir çekingenlik oluyor. Bilinçli olarak değil, kendiliğinden... Mesela sen de mesajda doğrudan sormamışsın, ben de doğrudan verecek bir cevap bulamadım. Nasıl başlarsam başlayayım akmadı cevap...

O yüzden bu sefer aynen çocukluğumdaki gibi legolarla ifade yoluna gidiyorum:



Fetişlerin "sapkınlık"tan ziyade, bir "üstünlük" olduğunu savunanlardanım ben. Bir insanın fetişleri olabilmesi için önce açlığının giderilmesi gerekir. Bir doyma noktasından sonra ortaya çıkarlar. Etrafımda gerçekten 'ayrı bir ilgi duymanın' ötesinde gerçekten saplantılı fetişleri olan bütün insanlar, gerçekten işlerinde çok başarılı, çok paralar kazanmış, her şeyi yaşamış insanlar... O yüzden doğal bir gelişimin sonucu olarak bakıyorum ben onlara.

Ancak insanlar bu konuda çok ketum oldukları veya kendilerini hakkaten rahat ifade edemedikleri için bu sadece bir teori olarak kaldı benle. Yeterli insanla konuşup, yeterli araştırma yapamadım...

Ama fetiş bir yana, hareketli yaz günlerini devirip, sabit düzenli kış hayatlarına başlamak üzere sonbaharı gördüğümüzde mutlaka bir orta noktada veya ziyaret şeklinde, fikir paylaşımı, daha da şaşırtacak bir sürü ortak nokta keşfedişi veya farklı fikirlerle bakış açısı zenginleştirmesi için en azından bir kahve içmeye açık davetimi de sana buradan sunuyorum.

SevgiLer...

3 yorum:

TopukSesleri dedi ki...

"Mutasyon geçirmiş aşklarım" diyorum sana kısaca..

Nereye çekersin bilmem ama..
Yazının, sana dair düşüncelerimi açıklamakta yararı olacağını düşünüyorum..

Ters çevir yazıyı, yeter :)

Bugra dedi ki...

Oh, mükemmel bir yazı olmu$..

Dediğin gibi bazı $eyleri a$mak, kesinlikle son noktasına ula$mak lazım.

Hani manasında olduğu gibi " büyülü olan $ey, büyüsünün etkisi altında bırakan nesne" olarak algılanması en mantıklı olan kanımca..

Toplumdan kaynaklanıyor pek tabii, hani her$eyi farklı algılayıp etiket yapı$tırıyoruz ya bu kavram da bu durumdan en fazla yara alanlardan bir tanesi sanırım.

Maddiyattan maneviyat çıkarmak en güzel açıklaması.

Yineliyorum, ho$ bir yazı olmu$.. Güzel :)

zillosh dedi ki...

heyheyhey =)

ikisine de upuzun cevaplar yazmak istiyorum ama kahve yapma karşılığı bilgisayarlarına el koyduğum insanların "hadi ama" bakışlarını üzerimde hissettiğimden pek mümkün olmuyor...

yine de "aaa ayıp"ları aşabilmiş, tabuları normalleştirebilmiş birilerinin olduğunu biLmek şahane!* =)

Pinterest'im

Instagram'ım