Durup geçmişe bakmak, gelecek için plan yapıp hayal kurmak için en doğru zaman. Yeni yıl arifesi...
Değişiklikler, denemeler, sallantılar, yeni adımlar derken karmaşık ve dolu dolu geçen bir sene oldu 2013. Hem benim açımdan kişisel olarak, hem de ülkede olup bitenler bakımından...
Geçtiğimiz yaklaşık beş yılı hiç boş geçmedim. Her yıl hayatıma yeni bir şeyler ekledim, bir şeyleri bozdum, yerine yenisini koydum, yeni başlangıçlar yaptım, gerçekten sık seyahat ettim, çok okudum, çok yazdım... Yılın sonuna geldiğimde ve durup bütün bir seneye baktığımda "Ne ki yani, işte bir önceki yılın aynısı." demedim, "Vay be neler oldu hayatımda bu yıl!" dedim gururla.
2013 yılının kahramanı olarak bir olayı seçmem gerekirse, o kesinlikle iş değiştirmem oldu. Sancılı, sıkıntılı bir süreçti, ama şimdi durup baktığım zaman ne kadar isabetli olduğunu görüyorum. Egolar ve komplekslerle değil, yöneticilik kabiliyeti ile idare edilen bir ofiste çalışmanın - kabul etmem lazım ki malesef bizim ülkemizde az bulunur bir şey bu - ne kadar farklı olabileceğini ve saygınlık kazanmanın "patron" sıfatı ile değil, sergilenen tavır ile olduğunu öğrendim. Altı ay kadar kısa bir sürede, hukuki bilgi sandığıma, geçtiğimiz bir yılda eklediğimin birkaç katı şey eklenmesi de tabii ki bu yılın benim açımdan büyük kazançlarından biriydi.
Bu arada Bolonya'ya, Londra'ya, Kaş'a, Adrasan'a, Karaburun'a, Ankara'ya, Milano'ya, Pisa'ya, Floransa'ya, Siena'ya, Pompei'ye, Napoli'ye, San Gimignano, Roma'ya ve tabii birkaç kere Adana'ya gittim. 2014'te çıkmayı planladığım seyahatlerim için biletler aldım.
Edebi boyutta değil ama yazmaya devam ettim, Mushaboom8'e son birkaç yıldır yazdığımdan daha sık yazdım. Yepyeni hobilere merak saldım. Su altı dünyası ile tanıştım, bir yıldızlı dalgıç oldum; fotoğraf makinesi aldım, kursa başladım.
Ailemle, arkadaşlarımla ve sevgilimle birlikte bol bol vakit geçirdim. Üstelik de öyle laf olsun diye yan yana durulan zaman dilimleri olmadı bunlar, gerçekten iletişim kurduk, birlikte bir şeyler yaptık.
Hayatımda en çok bağımsız film izlediğim sene muhtemelen bu sene oldu. Bunda şüphesiz Lale Kart'ım kadar, Mr. Feelgood'un da payı vardı. Aynı şekilde daha önce hiç, bir sene içinde bu kadar çok tiyatroya da gitmemiştim.
Yaptıklarım kadar yapamadıklarım da oldu: Darmadağınık bir evde yaşadım, zaman planlamasını hala öğrenemedim, bir uyku düzeni tutturamadım, yüksek lisanstaki tez / proje konumu seçemedim, arzuladığım kadar kitap okuyamadım, spora başlayamadım....
"Günlerim dolu dolu geçsin, hiçbir şeyden eksik kalmayayım", derken, yorgunluğun zirvesini de vücudumun dayanma sınırlarını da zorladım. Şiş gözlerle bitik vaziyette ortalıkta dolandığım gün sayısı hiç de az değil hani...
Özetle 2013'e çok şey sığdırdım ama bu yıl da dengemi bulamadım. Yeni yılda denge ve düzen peşinde olmak istiyorum. Dağınık olarak attığım adımları ve şimdiye kadar yaptıklarımı, daha düzenli ve daha sistematik biçimde yapmaya devam etmek ve geliştirmek istiyorum.
Oturdum 2014 yılında yapılacaklar listesi hazırladım. Ne kadarına yetişebilirim bilmiyorum; ama listemde kariyer, hobi ve arınma başlıkları altına ayrılmış tam 24 madde var.
Umuyorum ki, 2014'ü kapatırken, hala aynı şevk ve huzurla aynı ofiste çalışmaya devam ediyor, yüksek lisans proje / tez konumu seçmiş üzerinde çalışıyor, çok daha iyi fotoğraflar çekiyor, yoga yapıyor, sağlıklı besleniyor, ailemle, sevgilimle ve harika arkadaşlarımla şimdiki kadar çok şey paylaşmaya devam edebiliyor olurum. Ayrıca 2014 biterken biraz para biriktirmiş, en az beş kere daha dalmış, Mushaboom8'e her hafta üç yazı yazmış, İstanbul'u köşe bucak semt semt gezmiş, haftada en az iki kere mutfağa girip yeni tarifler denemiş, en az altı kere seyahate çıkmış, chucha boutique üzerinden dolaplara sığdıramadığım kıyafetlerimi yeni sahiplerine kavuşturarak arınmış, en az 20 hukuk dışı kitap okumuş, bütün kağıt ıvır zıvırlarımı ve eski fotoğraflarımı ayıklamış olurum.
Hedeflerim bu kadar basit, hiçbiri atla deve değil, gerektiği kadar planlı olursam yapılabilecek şeyler.
Yıllık izin limitli gün olduğundan tatil istikametleri konusunda uçamıyorum. Bu sene gitmeyi planladığım istikametler: New York, Mardin, Midyat, Adıyaman - Nemrut, yeniden Berlin, Opener Festival sebebiyle Gydonia, Krakow, Varşova, Lviv, Kabak Koyu ve Datça.
Bir de şu flash mob gibi, insanı duygulandıracak kadar harika düşünülmüş süprizlerle yolumun bol bol kesişmesini diliyorum.
Yazının bu kısmına kadar yorulmadan okuyanlar, yılı kapatırken, size de sormak istediğim bir kaç şey var. Yorum veya mail olarak cevap verirseniz, merakımı gidererek bana şahane bir yılbaşı hediyesi de vermiş olursunuz. (Adsız olarak yorum bırakmak da serbest! :) )
1) Mushaboom8'e en sık hangi saatlerinde yolunuzu düşürüyorsunuz? Sabah uyanınca mı açıyorsunuz, ofiste molaya ihtiyaç duyunca mı, akşam evde canınız sıkılınca mı?
2) Abartı yükleme mi yapıyorum, yoksa gereğinden az mı yazıyorum karar veremiyorum. Yazasım gelen konu bol, ama bunu kestiremiyorum. Yeni yılda iki günde bir yazı gibi planlıyorum, nasıl?
3) Yazılarım gerçekten gereğinden uzun mu diye düşünüyorum bazen. Ne dersiniz?
4) Pek çok konuda yazıyorum. Mekanlar, film, seyahatlerim, kitaplar, hissettiklerim, ilişkiler... Bazen de aynı yazıda birbirinden alakasız şeyleri birbirine bağlıyorum. Bu okumayı zorlaştırıyor mu, ilk sorum bu. İkincisi de en çok hangilerini seviyorsunuz, en az hangilerini?
Hep ben ben ben bir yazı oldu bu, malum benim yıl sonu kapanışım bu.
Aynısını siz de yapın.
Kendinize yalnız kalacağınız boş bir zaman yaratın.
İçinize dönüşünüzü ne kolaylaştırıyorsa hepsini hazır edin, sigara, mum ışığı, bir kadeh içki, kahve, sevdiğiniz müzikler gibi...
Bilgisayarınızın başına kurulun veya elinize bir kağıt kalem alın.
Cümlelerin bozuk olmasına aldırmayın, kendinize dürüst olarak, bu yıl biterken 2014'e başlarken ne durumda olduğunuzu yazın. Hayallerinizi ve planlarınızı değil, bu gününüz yazın. Nelere sahipsiniz, nasıl bir hayat yaşıyorsunuz, işteki pozisyonunuz ne, ne kadar sevdiğiniz bir iş yapıyorsunuz, iş dışındaki zamanlarınızı nasıl harcıyorsunuz, dış görünüşünüzden ne kadar memnunsunuz, hayatınızdaki neleri seviyorsunuz, neleri sevmiyorsunuz...
Sonra da önümüzdeki bir senede yapmak istediklerinizi yazmaya başlayın. 2014'te neleri başarırsanız bu yılı iyi bir yıl olarak kabul edeceksiniz? Kariyeriniz ve özel hayatınızla ilgili neler planlıyorsunuz? Bu yıl yapmaya başlamak ve yapmaktan vazgeçmek istediğiniz şeyler ne? Nerelere seyahate çıkmak istiyorsunuz? Boş zamanlarınızda yapmak istediğiniz şeyler ne?...
Benim gibi canınız istediği anda geriye dönüp bakabileceğiniz bir blogunuz yoksa, bu yazdığınız şeyi kaybedebilirsiniz. Yazık olur, en güzeli futureme üzerinden yazdıklarınızı kendinize mail atın, mesela 28 Aralık 2014'te size mail olarak gelmesini planlayın.
2014 biterken, bunları tekrar okumak, özellikle de bir önceki yıldan daha iyi bir durumdaysanız ve listedekilerden en azından birkaçını yapabilmişseniz, kendiniz ile gurur duyacak ve bir sonraki yıla çok daha şevkli bir başlangıç yapacaksınız.
2013 yılından en sevdiğim 10 fotoğrafım ile de bu yılki son blog yazımı kapatıyorum:
İyi yıllar! :)
Dip Not: Başlık da bu yıl kesinlikle en sevdiğim videolardan biri olan hortum gören teyze ilhamlıdır:
Değişiklikler, denemeler, sallantılar, yeni adımlar derken karmaşık ve dolu dolu geçen bir sene oldu 2013. Hem benim açımdan kişisel olarak, hem de ülkede olup bitenler bakımından...
Geçtiğimiz yaklaşık beş yılı hiç boş geçmedim. Her yıl hayatıma yeni bir şeyler ekledim, bir şeyleri bozdum, yerine yenisini koydum, yeni başlangıçlar yaptım, gerçekten sık seyahat ettim, çok okudum, çok yazdım... Yılın sonuna geldiğimde ve durup bütün bir seneye baktığımda "Ne ki yani, işte bir önceki yılın aynısı." demedim, "Vay be neler oldu hayatımda bu yıl!" dedim gururla.
2013 yılının kahramanı olarak bir olayı seçmem gerekirse, o kesinlikle iş değiştirmem oldu. Sancılı, sıkıntılı bir süreçti, ama şimdi durup baktığım zaman ne kadar isabetli olduğunu görüyorum. Egolar ve komplekslerle değil, yöneticilik kabiliyeti ile idare edilen bir ofiste çalışmanın - kabul etmem lazım ki malesef bizim ülkemizde az bulunur bir şey bu - ne kadar farklı olabileceğini ve saygınlık kazanmanın "patron" sıfatı ile değil, sergilenen tavır ile olduğunu öğrendim. Altı ay kadar kısa bir sürede, hukuki bilgi sandığıma, geçtiğimiz bir yılda eklediğimin birkaç katı şey eklenmesi de tabii ki bu yılın benim açımdan büyük kazançlarından biriydi.
Bu arada Bolonya'ya, Londra'ya, Kaş'a, Adrasan'a, Karaburun'a, Ankara'ya, Milano'ya, Pisa'ya, Floransa'ya, Siena'ya, Pompei'ye, Napoli'ye, San Gimignano, Roma'ya ve tabii birkaç kere Adana'ya gittim. 2014'te çıkmayı planladığım seyahatlerim için biletler aldım.
Edebi boyutta değil ama yazmaya devam ettim, Mushaboom8'e son birkaç yıldır yazdığımdan daha sık yazdım. Yepyeni hobilere merak saldım. Su altı dünyası ile tanıştım, bir yıldızlı dalgıç oldum; fotoğraf makinesi aldım, kursa başladım.
Ailemle, arkadaşlarımla ve sevgilimle birlikte bol bol vakit geçirdim. Üstelik de öyle laf olsun diye yan yana durulan zaman dilimleri olmadı bunlar, gerçekten iletişim kurduk, birlikte bir şeyler yaptık.
Hayatımda en çok bağımsız film izlediğim sene muhtemelen bu sene oldu. Bunda şüphesiz Lale Kart'ım kadar, Mr. Feelgood'un da payı vardı. Aynı şekilde daha önce hiç, bir sene içinde bu kadar çok tiyatroya da gitmemiştim.
Yaptıklarım kadar yapamadıklarım da oldu: Darmadağınık bir evde yaşadım, zaman planlamasını hala öğrenemedim, bir uyku düzeni tutturamadım, yüksek lisanstaki tez / proje konumu seçemedim, arzuladığım kadar kitap okuyamadım, spora başlayamadım....
"Günlerim dolu dolu geçsin, hiçbir şeyden eksik kalmayayım", derken, yorgunluğun zirvesini de vücudumun dayanma sınırlarını da zorladım. Şiş gözlerle bitik vaziyette ortalıkta dolandığım gün sayısı hiç de az değil hani...
Özetle 2013'e çok şey sığdırdım ama bu yıl da dengemi bulamadım. Yeni yılda denge ve düzen peşinde olmak istiyorum. Dağınık olarak attığım adımları ve şimdiye kadar yaptıklarımı, daha düzenli ve daha sistematik biçimde yapmaya devam etmek ve geliştirmek istiyorum.
Oturdum 2014 yılında yapılacaklar listesi hazırladım. Ne kadarına yetişebilirim bilmiyorum; ama listemde kariyer, hobi ve arınma başlıkları altına ayrılmış tam 24 madde var.
Umuyorum ki, 2014'ü kapatırken, hala aynı şevk ve huzurla aynı ofiste çalışmaya devam ediyor, yüksek lisans proje / tez konumu seçmiş üzerinde çalışıyor, çok daha iyi fotoğraflar çekiyor, yoga yapıyor, sağlıklı besleniyor, ailemle, sevgilimle ve harika arkadaşlarımla şimdiki kadar çok şey paylaşmaya devam edebiliyor olurum. Ayrıca 2014 biterken biraz para biriktirmiş, en az beş kere daha dalmış, Mushaboom8'e her hafta üç yazı yazmış, İstanbul'u köşe bucak semt semt gezmiş, haftada en az iki kere mutfağa girip yeni tarifler denemiş, en az altı kere seyahate çıkmış, chucha boutique üzerinden dolaplara sığdıramadığım kıyafetlerimi yeni sahiplerine kavuşturarak arınmış, en az 20 hukuk dışı kitap okumuş, bütün kağıt ıvır zıvırlarımı ve eski fotoğraflarımı ayıklamış olurum.
Hedeflerim bu kadar basit, hiçbiri atla deve değil, gerektiği kadar planlı olursam yapılabilecek şeyler.
Yıllık izin limitli gün olduğundan tatil istikametleri konusunda uçamıyorum. Bu sene gitmeyi planladığım istikametler: New York, Mardin, Midyat, Adıyaman - Nemrut, yeniden Berlin, Opener Festival sebebiyle Gydonia, Krakow, Varşova, Lviv, Kabak Koyu ve Datça.
Bir de şu flash mob gibi, insanı duygulandıracak kadar harika düşünülmüş süprizlerle yolumun bol bol kesişmesini diliyorum.
Yazının bu kısmına kadar yorulmadan okuyanlar, yılı kapatırken, size de sormak istediğim bir kaç şey var. Yorum veya mail olarak cevap verirseniz, merakımı gidererek bana şahane bir yılbaşı hediyesi de vermiş olursunuz. (Adsız olarak yorum bırakmak da serbest! :) )
1) Mushaboom8'e en sık hangi saatlerinde yolunuzu düşürüyorsunuz? Sabah uyanınca mı açıyorsunuz, ofiste molaya ihtiyaç duyunca mı, akşam evde canınız sıkılınca mı?
2) Abartı yükleme mi yapıyorum, yoksa gereğinden az mı yazıyorum karar veremiyorum. Yazasım gelen konu bol, ama bunu kestiremiyorum. Yeni yılda iki günde bir yazı gibi planlıyorum, nasıl?
3) Yazılarım gerçekten gereğinden uzun mu diye düşünüyorum bazen. Ne dersiniz?
4) Pek çok konuda yazıyorum. Mekanlar, film, seyahatlerim, kitaplar, hissettiklerim, ilişkiler... Bazen de aynı yazıda birbirinden alakasız şeyleri birbirine bağlıyorum. Bu okumayı zorlaştırıyor mu, ilk sorum bu. İkincisi de en çok hangilerini seviyorsunuz, en az hangilerini?
Hep ben ben ben bir yazı oldu bu, malum benim yıl sonu kapanışım bu.
Aynısını siz de yapın.
Kendinize yalnız kalacağınız boş bir zaman yaratın.
İçinize dönüşünüzü ne kolaylaştırıyorsa hepsini hazır edin, sigara, mum ışığı, bir kadeh içki, kahve, sevdiğiniz müzikler gibi...
Bilgisayarınızın başına kurulun veya elinize bir kağıt kalem alın.
Cümlelerin bozuk olmasına aldırmayın, kendinize dürüst olarak, bu yıl biterken 2014'e başlarken ne durumda olduğunuzu yazın. Hayallerinizi ve planlarınızı değil, bu gününüz yazın. Nelere sahipsiniz, nasıl bir hayat yaşıyorsunuz, işteki pozisyonunuz ne, ne kadar sevdiğiniz bir iş yapıyorsunuz, iş dışındaki zamanlarınızı nasıl harcıyorsunuz, dış görünüşünüzden ne kadar memnunsunuz, hayatınızdaki neleri seviyorsunuz, neleri sevmiyorsunuz...
Sonra da önümüzdeki bir senede yapmak istediklerinizi yazmaya başlayın. 2014'te neleri başarırsanız bu yılı iyi bir yıl olarak kabul edeceksiniz? Kariyeriniz ve özel hayatınızla ilgili neler planlıyorsunuz? Bu yıl yapmaya başlamak ve yapmaktan vazgeçmek istediğiniz şeyler ne? Nerelere seyahate çıkmak istiyorsunuz? Boş zamanlarınızda yapmak istediğiniz şeyler ne?...
Benim gibi canınız istediği anda geriye dönüp bakabileceğiniz bir blogunuz yoksa, bu yazdığınız şeyi kaybedebilirsiniz. Yazık olur, en güzeli futureme üzerinden yazdıklarınızı kendinize mail atın, mesela 28 Aralık 2014'te size mail olarak gelmesini planlayın.
2014 biterken, bunları tekrar okumak, özellikle de bir önceki yıldan daha iyi bir durumdaysanız ve listedekilerden en azından birkaçını yapabilmişseniz, kendiniz ile gurur duyacak ve bir sonraki yıla çok daha şevkli bir başlangıç yapacaksınız.
2013 yılından en sevdiğim 10 fotoğrafım ile de bu yılki son blog yazımı kapatıyorum:
İyi yıllar! :)
Dip Not: Başlık da bu yıl kesinlikle en sevdiğim videolardan biri olan hortum gören teyze ilhamlıdır: