20 Temmuz 2011

Bir yığından, bir düşünceler kalabalığından farkın yok. Bu şekilde nereye varacağını sanıyorsun?


Bu aralar oldukça huyusuzum. "Çocuk da yaparım kariyer de" şarkıları gençliğimde beynime yeterli zehri bırakmış galiba, aynı anda birden fazla hayatı yaşamaya çalışıyorum. Hem hukuk kariyerim yükselen bir çizgi izlesin, hem bütün konser ve etkinliklerde boy göstereyim , hem de çok hamarat bir kadın olamasam da Mushaboom temiz kalsın, kıyafetlerim dolabımda düzenli dursun, arada seyahatlere çıkayım, sık sık blog yazayım, bu sırada paçozlaşmadan gayet bakımlı görünmeyi sürdürebileyim istiyorum. Bir hafta bunu başardım mı, ertesi hafta her fırsatta, her yerde yorgunluktan uyuklamaya başlıyorum. Veya bunlardan biri eksik kaldı mı kendi kendime sinirleniyorum, suratım düşüyor.

"Her şeye birden yetişemezsin!"i de benimsemek istemiyorum. Çok başarılı ama çok bakımsız veya çok sosyal ve hoş ama oldukça sönük bir kariyer sahibi olmanın fikri bile korkutuyor beni. Sonuç mu? Kendi kendimi hayal kırıklığına uğratıp cadoloz bir kadın oluyorum.

Ne yapabilirim diye kafa patlattım durdum, sonuçta hiçbir şey yapmadan geçirilen zamanları azaltmanın -yok etmek değil, azaltmak: tembellik güzeldir!- işime yarayabileceğine karar verdim. Bu da daha iyi zaman planlaması ve haliyle daha iyi ajanda tutma alışkanlığı gerektiriyordu. Tam bu sırada karşıma Geninne'in blogu çıktı. Harika resimler yapan, Meksika'da kocasının yaptığı evlerde yaşayan bir kadın... Ve onun ajandalarının sayfalarına aşık oldum:










"Her şeyi başarabiliriz ama aynı anda değil." diyen Farketing'in de önceliklendirme önerisi işime yarayacak sanıyorum. "Önceliklendir ve ne kadar çekici olursa olsun, önceliğin dışındakilerle uğraşma."




Yeni bir defter, daha iyi bir planlama ve önceliklendirme teorisi ile yarın başlıyorum.
Bütün bunlar umurumda değil diyorsanız da harika bir şarkı bırakıyorum size: Jenny Lewis - Bad Man's World

2 yorum:

Tns dedi ki...

bebeğim. sıkı bir takipçin olarak tarzınla ilgili yorum yapma vaktim geldi. bende de böyle bir şey var; sanki insanlar yıllardır benim ne düşündüğümü merak ediyormuş gibi en olmadık yerlerde bitip, ahkem kesiyorum. aslında yaşamının birçok insandan farklı ve olağandışı olmasına rağmen, bunu dile getirişin o kadar samimi ki, yazılarında herkes kendinden bir şey bulabiliyor. öyle hissetmesen ya da yaşamasan bile anlayabiliyorsun. Benim başım sıkışınca ilk feda ettiğim ev oluyor nedense halbuki evin dağınık olmasından gerçekten nefret ediyorum. uğraşmadan bakımlı görünmek için yaz mevsimi tam mevsimi. ya da paçozluğu bir hayat tarzı olarak kabul etmen gerekli eheh. Dolabında bir sürü elbisen olsun sabah duşunu alıp, ıslak saçlarını jölele, geçir üstüne bir tane elbise oh mis. peki bunları ve daha fazlasını cuma günü bende konuşsak diyorum? artık mesajıma cevap alabilir miyim lütfen???

Funfatal dedi ki...

haha yerim seni! =) evet yaz bronzca ten, elbise ile kıyafeti kotarmak şu an için bir avantaj... feda edilen ev konusuna hiç gelmeyelim geçtiğimiz 2 saattir ütü yapıyorum halaaaa bitiremedim! telefonum whatsup- foursquare ikilisinden başkasını tanımıyor, mesajlara geçebilmem için telefonu açıp kapatmam lazım... Hemen buluyorum mesajını ve cevaplıyorum ;) öperimmm

Pinterest'im

Instagram'ım