13 Nisan 2015

Saraybosna'da kahve, alışveriş ve atlanmaması gereken diğer mekanlar


Bir haftadır film festivali sebebiyle film terapisinde olduğumdan, bu sırada işler güçler devam ettiğinden, bunların arasında bir de fıstık arkadaşımızı evlendirdiğimizden ve havanın dengesizliği sebebiyle hafiften şifayı kaptığımdan, Saraybosna yazılarının devamına ancak şimdi sıra gelebildi.

"Para birimi nedir? Havalimanından şehre nasıl ulaşım sağlanır?" gibi soruların cevaplarını şurada bulabilirsiniz. Niyetiniz yalnız Sarabosna'yı gezmek ise, iki gün rahat rahat yetecektir. Vize gerekmemesi de büyük avantaj, bilet promosyonlarını kovalayarak,  güzel bir haftasonu kaçamağı yapabilirsiniz.

Şehir merkezini keşfetmek için bu caddede bir boy yürümeniz yeterli olacaktır, en çok zaman dilimini Stari Grad'a ayırmanızı tavsiye ederim. Buralarda gezinirken, molalarınızı cevapi ve burek yiyerek değerlendirmek de elbette ki harika bir fikir olur.

Gelelim kahve molaları ve alışveriş için harika adreslere...


Başçarşı meydanında durup, Gazi Hüsrev Bey Camii'ni tam  karşınıza aldığınızda, sağ tarafta kalan ilk sokağa girin ve bir kaç adım sonra karşınıza çıkan 'Sevda Kahva' dan içeri tereddüt etmeksizin girin. Harika bir avlusu var, garsonlar geleneksel kıyafetler içinde servis yapıyor ve arka fonda rahatsız etmeyen güzel yerel müzikler çalıyor. Saraybosna'da daha uzun zaman kalıyor olsaydım, kitabımı alarak burada yarım gün geçirmeyi isterdim. O kadar huzurlu, o kadar keyifli bir mekan.

Boşnak kahvesinin buradaki adı Sevda Kahva, sunumu da tadı da şahane. Kahvemizi içerken, geleneksel kıyafetlerinin içindeki garson önümden elimde bir tabakla geçince, benim içim gitti. "O neyse ben de istiyorum." diye tutturdum.


Tufahija isimli yerel bir tatlıymış. Az haşlanmış elmanın içini oyuyorlar, içini cevizli bir karışım ile doldurup, üstüne kaymak koyuyorlar. İnanılmaz lezzetli.

Daha sonra bütün restoranların menüsünde olduğunu keşfettim; ama yediklerimin içinde benim damak tadıma en çok hitap eden Sevda Kahva'daki oldu.

Sevda Kahva için 2 KM, Tufahija için 3,5 KM ödüyorsunuz. Bu arada herhangi bir şey sipariş ederken, aklınızda olması için "velika" büyük porsiyon; "mala" küçük porsiyon demek.

Sevda Kahva'nın hemen yanında bir müze var, müzenin girişinde de dinlediğiniz tarzda müziklerin CDlerini de bulabileceğiniz küçük bir dükkan var.


Kahve içmek için benim diğer favorim ise, hemen Sebilij Çeşmesi'nin bulunduğu meydandaki kahve Aksaraj oldu. (Aksaray diye okunuyor.) Dışarıdaki rengarenk masalarda oturup, Boşnak kahvesini yudumlarken, gelip geçeni seyretmek için iyi bir seçenek.



Boşnak Kahvesi'ne gelirsek, aslında bizim Türk Kahvesi'ne benziyor; ama tam olarak aynı da değil. Cezvede tek kişilik pişiyor ve pişerken içine şeker eklemiyorlar. Kahveyi de bardağa doldurmadan cezvenin içinde servis ediyorlar. Sunum her yerde aynı, bakır bir tepsi içinde, lokum, kulpsuz fincan ve kahve dolu cezve. Telve bardağa doldururken, cezvenin içinde kaldığından, telvesiz espresso kıvamında bir kahve içiyorsunuz ve ayrıca cezveden yaklaşık iki bardak dolusu kahve çıkıyor. Ben çok beğendim.

Bu arada bu sunum, turistik bir gösteriş değil, oradaki esnaf bile kahveyi aynen böyle hazırlayıp içiyor.


Esnaf lokantalarından sıkılırsanız ve canınız somonlu salatalar, makarnalar, biftekler çekerse, veya sadece rahat bir ortamda bir şişe house wine yuvarlamak isterseniz de istikametiniz Club To Be Or Not  To Be  olsun. Ayrıca vejeteryan yemekleri sunduğu için, her adımda cevapi görmekten sıkılanlar için de hayat kurtarıcı olabilir. Cizmedziluk 5 numarada bulunuyor.



Diğer bir adres herkes kendini bildi bileli aynı yerde -Prote Bakovica 8 numarada- faaliyet gösteren Pod Lipom. Fiyat açısından uygunluğu sebebiyle, lokaller tarafından sevilen bir yer. Ama şarap seçimini garsona bırakırsanız, en pahalısını bulup getirmek gibi bir alışkanlığı var. Aman diyeyim!

Bosanski Kolacici isimli domates soslu köfte, etinin sinirli oluşu ile bizi hayal kırıklığına uğratsa da, mantısı oldukça lezzetliydi.



Şehir merkezinden biraz uzaklaşmayı göze alırsanız, harika manzaralı Kod Bibana atlanmaması gereken bir adres. Bir de mutlaka ve mutlaka üzerinizde nakit para taşıyın. Restoranların hiçbirinde kredi kartı geçmiyor.


Eski Kent Merkezi'nin ara sokaklarında pek çok harika el işi satan mağaza sizleri bekliyor. Bence alınmazsa olmazlarun başını, Bakırcılar Sokağı'ndan alınacak bir kahve seti ile marketten alınacak isli et çekiyor.


Daha modern ve sıradışı parçaların peşindeyseniz, Gazi Hüsrev Begoba caddesinin yolunu tutmanızı tavsiye ederim. 54 numarada Rukom, 9 numarada Kana Health Shop güzel adreslerden. Benim en favorim ise, Curciluk 8 numarada bulunan BH Crafts oldu. El örgüsü patikler, kıyafetler, makyaj çantaları, halılar, battaniyeler, taçlar...




BH Crafts'ın ürünlerinin, duty free'de buradaki mağazanın iki katına yakın bir fiyata satıldığı da aklınızda bulunsun. Ben bozuk para cüzdanı olan bir anahtarlık ile, kitap ayracı olarak kullanılabilecek minyatür bir hali aldım. -Hala valizimi boşaltmadığımdan şimdilik paylaşamıyorum :))-

Keşifle kalın!

3 yorum:

Merve Şanlıtürk Kıyak dedi ki...

Boşnak olan arkadaşım annesi de cezve ile getirir kahveyi :) Pek keyifle içerler, börek konusunda da henüz kimse eline su dökebilmiş değil :) Umarım dahil edebiliriz seneye Bosna'yı rotamıza hatta belki bu sene!

Ebygale dedi ki...

2010'da gitmiştim Bosna'ya, Sevda Kahva'yı ben de çok sevmiştim.Senin postlarından sonra yeniden gidesim geldi. En kısa zamanda tekrarlanmalı, paylaşımların ve harika karelerin için teşekkürler...

pazariseverim dedi ki...

yerı değil belkı ama,fılm festıvalinden kacırma dedıgın fılmler hangılerı. Ankara'ya gelıyor haftaya bı eleme ıcındeyım su an :)

Pinterest'im

Instagram'ım