01 Eylül 2016

Life is a magic combination of kissing and dancing!

Gözlerimi açıyorum. Hava aydınlanmış, ben evimdeki koltuğun üzerinde, hala üzerimde bir önceki günden kalan elbisemle yatıyorum ve muhtemelen en az 10 saattir uyuyorum. Saatin kaç olduğunu kontrol etmek için telefona uzanıyorum, önce henüz 6:00 olduğunu farkedip rahatlıyorum. Sonra zaten bugün işe gitmeyeceğimi, tatil olduğunu hatırlıyorum. Nasıl güzel!

Bütün uykumu aldığım için daha fazla uyumak gibi bir isteğim yok. Benim uyuduğum bütün o saatlerde gelen whatsup mesajlarını okuyup cevaplıyorum. Bir kahvaltı planı ve bir spor dersi ekleniyor bomboş güne. Mesajlardan bir tanesini ise bilerek en sona saklıyorum. 

"Artık Londra'ya dönme zamanım geldi. Müthiş bir haftasonu geçirdim ve bunun temel nedeni tabii ki sendin. İyi ki seni tanımışım. İnsanları mutlu etme gücüne sahip harika bir kadınsın. Gülümsemeye, olağandışı enerjini etrafa yaymaya, hayatın tadını çıkarmaya hep devam et. Sana o kadar yakışıyor ki."

Yüzümde kocaman bir gülümsemeyle yattığım yerde dönüyorum. Onun İstanbul'a da gelmesini çok içten istiyorum. Tabii ki geleceğini söyledikten sonra ekliyor, "Hem bakarsın beklenenden daha uzun kalırım."

Ona Türk kahvesi falı deneyimi yaşattığımızda, bir yere gidip beklenenden daha uzun kalması çıkmıştı falında. Ama fala göre bu daha uzun kalma nedeni olacak kadın koyu renk saçlıydı. "Etrafımda olman harika olur." diye cevaplıyorum. "Ama ben saçımı boyatmak istemiyorum!!" diye fala gönderme yapıyorum ben de. Gülüyor, "İstersem hikayeyi değiştirebilirim.". Buna bayılıyorum, "Ama lütfen hikayenin içinde her zaman dans, öpücük ve soğuk bira olduğundan emin ol." diyorum. Gülüyoruz, kesinlikle aynı fikirdeyiz.


Başa saralım...

Cumartesi sabahı saat 6:30'da şirketten bir arkadaşım ile Sabiha Gökçen'de buluşuyoruz. Birbirimizle tanıştığımız anda kanımız kaynamıştı; ama birlikte hiç şirket dışında zaman geçirmemişken, kalkıp Çeşme'ye gidiyor olmamızın sıra dışı olduğu şüphesizdi.

Aynı anda havalimanının kapısında olmamızı, yanyana yürürken, "Aaa!" diyerek birbirimize dönmemizi, buluşmak için saat belirlesek bu kadar eş zamanlı gidemeyecek olmamızı tatilin harika geçeceğine bir işaret olarak alıyorum. İşaretleri severim. 

İzmir'e uçtuktan sonra, hiç zaman kaybetmeden Çeşme'ye doğru yola çıkıyor ve bizden bir gün önce oraya gitmiş olan diğer seyahat arkadaşlarımızın yanına, Su'dan Palace'ın altına Aheste'ye kahvaltıya gidiyoruz.




İstanbul'dan ayrılırken oldukça kapalı ve yağmurlu bir hava bırakmıştık arkamızda. Yalnızca birkaç saat sonra, güneşli bir bahçede, yeşilliklerin ve bembeyaz yatakların arasında, pancarlı portakal suları, çeşit çeşit peynirler, taze meyveli yoğurtlar, sucuklar masamıza dizilirken, keyiften dört köşeyiz.


Üç kızın arasında tek erkek olarak kalan Fransız erkeğimiz, her şeyin fotoğrafını çekmemizi şaşkınlıkla izlerken ve instagramı yeni yeni kullanmaya başladığını açıklarken, Instagram Husband videosunu açıp, eline tutuşturup onu uyarıyorum: "Herkes üç kızla takıldığın için çok şanslı olduğunu söylerken, sen sürekli fotoğraf çekmekten bezmeye hazır ol!"



Uzun ve keyifli bir kahvaltı ettikten ve üzerine keyif kahvelerimizi içtikten sonra, Airbnb'den kiraladığımız harika eve gidiyoruz. Hacımemiş'teki evin konumu harika, mutfağın açıldığı, rüzgar estikçe tepeden mor begonvillerin saçıldığı minik avlu ise aşık olunası. O avluda çok keyifli koca bir gün geçirilebilir; ama Chill-Out Festival dolayısıyla Fun Beach'te bir gün bizi bekliyor.









Sahnenin önündeki minderlerimize yerleştikten sonra, biraz geziyor, biraz içiyor, biraz yüzüyor, biraz güneşleniyor ve müziğin tadını çıkartıyoruz. Bizim kızlar fotoğraf turuna çıktığında, kendiliğinden benim fotoğraflarımı ve videolarımı çekip duran Fransız erkeğimizin Instagram Husband olma yolundaki azminden gurur duyuyorum.

"Pastörsüz Efes içmenin" ölmeden önce yapılması gereken şeyler arasında olduğunu söyleyen tanıtım ekibini dinliyor, Pastörsüz Efes'i shot yaparak büyük bir keyifle yuvarlıyoruz. O sırada bir Poloroid fotoğrafımızı çekmek istiyorlar. Çekilen fotoğrafımızı ona uzatıyorum, "Yağmurlu Londra günlerinde iyi gelir." diyorum. Fotoğrafa bakıyor, "En harika çiftiz!" diyerek çantasının içine özenle yerleştiriyor. Ardından da dudaklarıma bir öpücük konduruyor. "Bir Fransızla french kiss, çok eğlenceli" diyorum. Ben işin hala eğlence kısmındayım, tatlı bir şakalaşma olarak alıyorum bunu. O sırada henüz bilmiyorum, o andan sonrasında ayaklarımın hiç yere basmayacağını, uzun zamandır olmadığı kadar aklımın başından gideceğini...


Geceden benim için geriye kalanlar, uzun zamandır görmediğim bir sürü harika insanla festivalde karşılaşmanın harikalığı -ki hiçbiriyle ne konuştuğumu hatırlamıyorum-; line-up'tan tamamen habersizce gittiğimiz için sahneye Kadebostany'nin çıkmasının bizde yarattığı coşku ve delice dans etmemiz; bir de tabii ki, neden "French do it better." diye bir deyişin var olduğunu öğrenmem :)






Ertesi sabah, çok uzun zamandır olmadığı kadar güzel bir şekilde uyandırılıyorum. Hayatımda hep böyle olmuştur; özlediğim davranışlar ve hisler, her zamanki gibi hiç ummadığım bir anda beni buluyor. Mis gibi bir duş aldıktan sonra, Çeşme'deki ikinci ve son günüme hazırım.

Güne başlamak için tek eksiğimiz kahve olduğu için, pancake ve kahve için evimizin çok yakınındaki Bom-dia'ya gidiyoruz. Pancake ve kahve ile sabah keyfi yaparken, etrafımızdaki masalara gelen kahvaltıya karşı koyamayarak, bir de kahvaltı siparişi veriyoruz.



Uzun ve keyifli bir kahvaltının üstüne, Fransızımıza, Türk kahvesi falı deneyimi yaşattıktan ve tipik bir Türk yaklaşımıyla "nah çekmeyi" öğrettikten sonra, marketten biralarımızı alarak avlumuzun keyfini çıkarmaya gidiyoruz.

Bahçeye taşıdığımız vantilatör, harika müzikler, buz gibi biralar, tatil moodu, keyfimiz her şey o kadar güzel ki! Mutluluğun resmi benim için gerçekten o avluda geçirdiğimiz saatler.

(Bu arada Çeşme'ye giderseniz bu evi çok şiddetle tavsiye ederim. Ev sahibemiz de gerçekten çok tatlı bir kadındı. Henüz üye değilseniz de bu linkle kaydolun indirim de kazanın.)

Çok sevdiğim bir arkadaşım daha bize katıldıktan ve biralarımız bittikten sonra, Before Sunset kapanış partisine doğru yol alıyoruz.






O gün, Before Sunset, normaldeki halinden oldukça farklı. Çok çok çok daha kalabalık. Sahildeki yatakların yerini, havlularını dip dibe sermiş insanlar doldurmuş durumda. Yine de bence hala Çeşme'deki diğer beach'lerden çok daha güzel bir konseptte, gün batımını orada izlemek harika ve hazırladıkları kokteyller çok lezzetli.



Bütün geceyi dans ederek, gülerek, şakalaşarak geçiriyoruz. Fransızın tshirtuna, aramızda "kumanda" geyiği yaptığımız bir ışık takıyorum. Canım istediğinde ışığın ritmini değiştirebiliyor veya kapatabiliyorum. Kapattığımda dans etmeyi bırakıp hareketsiz duruyor. Oldukça eğleniyoruz. Gelgelelim herkes ışığı ile onu iron-man'e benzettiği için bir anda inanılmaz popülerleşiyor. Etrafını kızlar çevirmişken, kulağıma eğilip, "Tamamen seninim. Sen ne istersen onu yaparım." dediğinde büyük bir aydınlanma yaşıyorum. Bir anda Türk erkekleri ile sorunumun tamamen bu olduğunu fark ediyorum. Kurdukları tek bir güzel cümlede, sanki bunu bir vaad olarak algılayacakmışızcasına korkuyorlar.

"Sana bayılıyorum." deseler, sanki evlenme teklif etmişler gibi devasa bir olay haline getireceğimizi düşünüyorlar. Güzel cümleler kurma ve iyi zaman geçirdikleri kadınları hayatlarına dahil etme konusunda inanılmaz cimriler.... Bu hemcinslerimin kabahati mi, yoksa Türk erkeleri zaten büyüme şekilleri mi böyle bilmiyorum; ama ben o gece, karşımdaki adamla hiç gerilmeden, birbirimizden ne kadar hoşlandığımızı konuşabilmeye, Londra'ya gelmemi istediğinde rahatlıkla daha güneşli bir yerde buluşmayı talep edebilmeye bayılıyorum. Sonrasında onu bir daha görmeyecek bile olsam, o anda orada hissedilen bütün o güzel hislerin dile getirilebilmesi o kadar harika ki!



Gecenin ilerleyen saatlerinde seyahat arkadaşlarımızdan biriyle ufak bir tatsızlık yaşıyoruz, ama az sonra bizim Fransız ile apaçi dansı yapmaya başlayan bir adam gecemizi kurtarıyor. Dans ederken, benim biramı isteyen Fransız'a şaka olsun diye nah yapıyorum. Adam Türkçeden tam bir çeviri ile "Bunun bir geri dönüşü olur?" niyetine, "This has a come back?" diyor. Ardından da benim yanıma gelip, "Bacım sen erkek arkadaşının yanında dans et istersen." diyor.

Şirkete döndüğümüzde, ilk molada "Bacım, this has a come back." dansı yapmaya karar vererek kahkahalara boğuluyoruz.

Saat 2:30 olduğunda parti bitiyor, benim de İstanbul'a dönüş için yola çıkma vaktim geliyor. Eve kapı arkadan sürgülenmiş olduğu için pencereden atlayarak girdikten ve taksi bulabilir miyim gerginliği yaşadıktan sonra, çarşamba günü şirkette buluşmanın çok eğlenceli olacağı iş arkadaşımla vedalaşıyorum. Ardından da o haftasonunu benim için oldukça sıradışı bir hale getiren Fransız ile... "Şu an hemen gitmelisin, yoksa seni burada alıkoymak zorunda kalacağım." diyor. Kikirdeyerek ve hiç uykusuz şirkete gidiyorum.



Hayatımın en zor iş gününde, hala Çeşme'de olan ekipten nispet fotoğrafları alarak ve şirket arkadaşımın o gün boyunca bir tarafında Fransız, diğer tarafında bir eski aşkım ile güneşlenmesinin absürdlüğüne gülerek günü bitiyorum. Bütün bir gün boyunca tek hayalini kurduğum şey yatak; ama eve geldiğimde kendimi koltuğun üzerine bırakmamla, oldukça uzun bir uykuya dalmam bir oluyor.

Sabah uyandığımda, Facebook nostaljileri kısmından fark ediyorum, geçen sene tam bu gün San Francisco'dan döndüğümü... Artık hiç bir özel veya duygusal bir anlamı olmayan, yalnızca çok geçmişte kalan eğlenceli bir hikayeye dönüşmüş olsa da, şunu fark etmemi sağlıyor: Sanırım ben her 30 Ağustos'ta bambaşka bir ülkede yaşayan bir adam sayesinde yerden yükseliyorum.

Bir de hiçbir beklentim olmadan çıktığım tatillerin hep harika hikayelere dönüşmesine gerçekten bayılıyorum.

Yerden yükselerek kalın!
KaydetKaydetKaydetKaydetKaydetKaydet

10 yorum:

Unknown dedi ki...

guzel bloh olmuş çift oluklu koli karton koli
kraft koli köpük koli
ev taşıma kolisi silindir kutu
kilitli torbalar baloncuklu zarflar
banlonlu naylon balonlu torbalar
çift taraflı bantlar kağıt bantlar
koli bantları çift oluklu koli
kilitli kutu pizza kutusu
şeffaf ayakkabı kutusu tek oluklu koli
tek oluklu koli çift oluklu koli
toptan sıvı deterjan toptan toz deterjan
toptan kağıt havlu toptan tuvalet kağıdı
toptan çöp konteynırı toptan karton bardak
toptan kağıt bant toptan ambalaj kağıdı
tost kağıdı toptan aleminyum kase
toptan köpük tabak toptan karton çorba kasesi
toptan büyük karton bardak toptan dispenser havlu
diversey taski deterjan toptan kağıt havlu makinesi
toptan çöp torbası toptan dökme poşet
toptan hışır poşet toptan pat pat naylon
toptan muayene eldiveni toptan nemli mop
toptan oda kokusu toptan ofis kovası
krom çöp kovası toptan makine havlusu

Unknown dedi ki...

İyi günler ben Josef Lewis. Saygın, meşru ve akredite bir borç veren. Her türlü krediyi çok hızlı ve kolay bir şekilde veriyoruz, Kişisel Kredi, Araç Kredisi, Ev Kredisi, Öğrenci Kredisi, İşletme Kredisi, Mucit kredisi, Borç Konsolidasyonu. vb

Bugün bir iş veya kişisel krediler için onay alın ve aynı hafta içinde para alın. Bu kişisel krediler krediniz ne olursa olsun onaylanabilir ve bu iddiayı destekleyecek çok sayıda mutlu müşteri vardır. Ancak sadece ihtiyacınız olan kişisel krediyi elde edemezsiniz; en ucuz olanı alacaksın. Bu bizim sözümüzdür: Ücretsiz teminat faydaları olan tüm krediler için en düşük oranı garanti ediyoruz.

Müşterilerimin beklentilerini, yaptığım her şeyde aşarak olumlu bir izlenim bırakmaya çalışıyoruz. Amacımız, sizlere en kaliteli hizmeti zamanında sunarken, saygınlık ve saygıyla davranmaktır. Sosyal güvenlik yok Gerekli sayı ve kredi kontrolü gerekli değil,% 100 Garantili. Bir kredi ile ilgileniyorsanız ve dolandırıcılıktan arınmışsanız aşağıdaki detayları kullanarak derhal yanıt veriniz ..

Email: progresiveloan@yahoo.com
Çağrı / WhatsApp: +16626183756
Web sitesi: https://progresivefunding.wordpress.com


Mirabel Daniels dedi ki...

İYİ HABER İYİ HABER

Ben Bayan Mirabel Daniels, güvenilir ve meşru bir kredi borcudur.
% 2 faiz oranı ile gerçek ve kolay koşullar sunuyoruz. itibaren
1.000 - 100.000 dolar. Euro ve Pound. Girişimcilere ayrıca aşağıdakiler için borç veriyorum:

Kişisel kredi
Öğrenci kredileri,
Taşımacılık kredisi
Ticari krediler.
şirket kredileri

daha fazla bilgi için doğrudan benimle iletişime geçin.
E-posta: mirabeldanielloanfirm@gmail.com

Adsız dedi ki...

Bu, böbrek satmak isteyen herkese açık bir ilan, böbrek nakli ihtiyacı olan hastalarımız var, bu nedenle böbrek satmakla ilgileniyorsanız, lütfen iowalutheranhospital@gmail.com adresindeki e-posta adresimizden bizimle iletişime geçin.
Ayrıca +1 515 882 1607 numaralı telefondan whatsapp'ı arayabilir veya bize yazabilirsiniz.

NOT: Güvenliğiniz garanti altındadır ve hastamız, onları kurtarmak için böbrek bağışında bulunmayı kabul eden herkese büyük miktarda para ödemeyi kabul etmiştir. Sizden haber almayı umuyoruz, böylece bir hayat kurtarabilirsiniz.

Jupiter dedi ki...

Bu kamuoyu için bir duyuru, biz böbrek almak ve hastalarımızı kurtarmak için farklı böbrek bağışçılarıyla çalışmak istiyoruz, böbrek satmakla ilgileniyorsanız, lütfen bizimle iletişime geçin. hastamıza böbrek bağışı için eşleşme ve her ödülü büyük ödüller bekliyor.
E-postamızda bize ulaşın: jupitermedicalcentreinc@gmail.com
veya whatsapp bize ulaşın: +1(515)293-5520

Jupiter dedi ki...

Bu kamuoyu için bir duyuru, biz böbrek almak ve hastalarımızı kurtarmak için farklı böbrek bağışçılarıyla çalışmak istiyoruz, böbrek satmakla ilgileniyorsanız, lütfen bizimle iletişime geçin. hastamıza böbrek bağışı için eşleşme ve her ödülü büyük ödüller bekliyor.
E-postamızda bize ulaşın: jupitermedicalcentreinc@gmail.com
veya whatsapp bize ulaşın: +1(515)293-5520

Joyce Hillary dedi ki...

Bir işletme kredisi, kişisel krediler, konut kredisi kredileri, araç kredileri, öğrenci kredileri, konsolidasyon için teminatsız krediler, proje finansmanı vb. Mi arıyorsunuz? Kredi için doğru çözümleriz! Şirketlere ve bireylere% 2 faiz oranı düşük ve uygun fiyatlı krediler sunuyoruz. Bu nedenle, acil ve güvenli bir krediyle ilgileniyorsanız. Daha fazla bilgi için, lütfen bugün bize e-posta gönderin: Via: Elegantloanfirm@hotmail.com.

PlutoTrust dedi ki...

İyi günler ! burada kredi talebinde bulunan tüm değerli müşterilerimize hızlı bir bildirim, şu anda uygun bir kredi faiz oranına sahip bir kredi planındayız.
İletişim:

creditcentercorp.usa@gmail.com
creditcentercorp.usa@plutotrustcorp.com
whatsapp: +1 (847) 453 9904

Unknown dedi ki...

Benim adım Rusya'dan Bayan Nadia Albert, Ve ben bugün Kredi ödünç alan Bay Russ Harry'nin yardımıyla mutlu bir kadınım. Kredi arayan herkesi bu Kredi şirketine yönlendireceğim. Bana ve aileme mutluluk verdi, 2 çocuklu bekar bir anne olduğum için hayatımın her yerine başlamak için 500.000,00 dolarlık bir krediye ihtiyacım vardı. 500.000,00 ABD Doları, düşük bir oranda. O, Tanrı'dan korkan bir adamdır, eğer krediye ihtiyacınız varsa ve krediyi geri ödeyecekseniz lütfen onunla iletişime geçin E-posta yoluyla Elegantloanfirm@hotmail.com / Whatsapp numarası + 393511617486

Bruce Davids dedi ki...

Ferratum Kredileri

Ferratum ABD, 318, 25 Goodlass Rd, L24 9HJ,
Amerika Birleşik Devletleri.
+1 (754) 2417166, ferratum.loans@gmail.com

Herkese merhaba, şu anda ciddi bir mali kriz içindesiniz. Krediye ihtiyacınız var mı? Banka tarafından reddedildiniz ve tüm ihtiyaçlarınızı karşılayacak bir kredi mi istiyorsunuz? - Sorun değil. Mali durumunuz ne olursa olsun. Size özel eğitim amaçlı ipotek kredileri, ticari krediler, özel krediler ve krediler sunabiliriz.
Sorular / Destek? - E-posta (ferratum.loans@gmail.com) (+17542417166) ve birkaç saat içinde yanıt alın.

1 ila 30 yıl (12 -360 ay) kredi süresi için çok düşük% 3 faiz oranıyla finansal sorunlarınızı çözmeniz için 5000 ila 200 milyon $ arasında bir kredi ile size yardımcı olabiliriz. Bu finansman programı, müşterinin bizimle bir kredi aldıktan sonra kredi süresi boyunca düşük bir faiz geri ödemesinden yararlanmasını sağlar. Finansal özgürlüğünüz sizin elinizde!
Sizden haber almak isteriz! Herhangi bir endişeniz varsa veya açıklama yapmak istiyorsanız, lütfen aşağıdaki iletişim bilgileri ile bize ulaşın
Eposta: ferratum.loans@gmail.com
Whatsapp / Çağrı; +1 (754) 2417166

Pinterest'im

Instagram'ım