18 yaşıma basıp da, ailemden ayrı yaşamaya başladığım sene (2004) hayatımda bir dönüm noktasıydı. Hem barlara ve clublara giriş iznini yasal olarak kazanmıştım, hem de evde hesap vereceğim bir anne baba olmadığı için sınırsız gezme özgürlüğüne kavuşmuştum. Her ay "Time Out Istanbul" ve "Istanbul Life" dergilerini alır, ders çalışır gibi not tutarak bunları okur ve gezme planı yapardım. Bunların üzerinden dört sene geçti,bu süre içinde vazgeçilmez mekanlarım oldu, müdavimleştiğim yerler oldu, bazen "yeni" bir yer keşfetmektense, "eski" sevdiğim yere gitmeyi tercih ettim ve bu aylık "gezme planı merasimlerim" de sona erdi.
İstanbul Life'ın kasım sayısı, 150. sayısıymış. Kapağı hiç cezbedici ve albenili olmasa da, içeriği çok başarılı. Kasım ayı bitti sayılır, kasım dergisi mi alınırmış, dedirtmeyecek kadar içerikli. İstanbul'un yeni yeni açılan ve "efsaneleşmeye" aday mekanları, zaten "efsane" duruma gelmiş olanları, nostaljik köşeleri... Listeler, yazılar ve röpörtajlar, dergiyi okurken "engellenemez bir gezme ve keşfetme isteği" uyandırıracak cinsten.
Zamanında kapak olmuş herkese üç soru sormuşlar. Bunlardan biri de "5 kelimeyle İstanbul'u nasıl tanımlarsınız?" İşte cevapları:
Zamanında kapak olmuş herkese üç soru sormuşlar. Bunlardan biri de "5 kelimeyle İstanbul'u nasıl tanımlarsınız?" İşte cevapları:
koca bir tarihi barındıran, aynı içindeki insanlar gibi yıpranmış, özensiz, yine de inatla her gece ışıl ışıl parlayan, kalabalık bir şehir. ( Ahu Türkpençe)
24 saat yaşayan, canlı, kıpır kıpır, baştan çıkarıcı, dişi, tezatların kenti, dünyada yaşanacak üç yerden biri. ( Ayşe Arman)
Kalabalık, ekletik, manyak enerjili, gergin, aynı zamanda vurdumduymaz, kaba, seksi ve pırıltılı. Sekiz oldu ama daha aza sığdıramadım. (Fem Güçlütürk)
Her an yaramazlık yapacak deli dolu bir prenses, dünyanın en güzel kadını, trafik, gizemli, romantik ( Tülin Şahin)
Bin kocadan arta kalan bakire ( Zeynep Casalini)
Karmaşık, amaçlı, kaotik, romantik, kaotik (Beçlim Erdoğan)
Çekici, muhteşem, sırlarla dolu, tempolu ( Ebru Şallı )
Hiç durmadan yaşayan, büyülü, çarpıcı, biraz nazlı; ama dünyanın en güzel şehri. (Demet Kutluay)
Beş kelimenin değil, beş bin kelimenin anlatmaya yetmeyeceği şehir. ( Deniz Seki)
Süprizli, karamsar, misafirperver, canayakın, karışık ( Doğa Rutkay)
Cefakar, han, yorgun, güçlü ve çok güzel. ( Janset)
Renkli, canlı, şaşırtıcı, gizemli, büyüleyici. ( Müge İldeniz Dalgıç)
Kontrast, naif, sofistike, karma, ekletik ( Ece Sükan)
Doğu- batı, eski- yeni, temiz-kirli, renkli- kasvetli ( Saadet Işıl Aksoy)
Vazgeçilmez, boğaz, karmaşık, huzur, huzursuzluk ( Sema Şimşek)
Yeşil, mavi, gri, siyah, beyaz ( Tan Sağtürk)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder