Valizim odamın ortasında açılmadan bir haftayı devirdi. Valizi boşaltmak demek yerleşik hayata geçmeyi kabul etmek demekti benim için o yüzden erteledim erteledim erteledim... Büyük gün bugün oldu!
Yarım saatte bir Facebook'a bakıp, tag.lendiğim fotoğrafları inceleme molaları vererek valizimdeki kıyafetlerin tamamını boşalttım, yıkadım, ütüledim, dolabıma yerleştirdim.
Her yolculukta aynı şeyi yapıyorum; buradan giderken bütün bakımsal malzemelerimi büyük bir özenle akmayacak şekilde paketleyip yanımda götürüyorum. Ama dönerken onları paketlemeye de taşımaya da üşenip hepsini orada bırakıp geliyorum.
O yüzden kendimi Watsons'a attım. Watsons, ürün yelpazesi ile İstanbul'daki bakım ıvır zıvırı satan mağazalar içinde benim en favorim.Yüz toniği, peeling, nemlendirici, aseton, saç serumu, ağda, deodorant, 4 yönlü törpü, diş eti kanamalarım için özel diş macunu aldım; bir tane kokulu deodorant da onlar hediye etti. Kokusuz Rexona biricik deodorantım! O kokulu deodorantı asla kullanmayacağımı biliyorum; yine de hediyeleri seviyorum. =)
Arka fonda da eski playlistlerim dönüyordu. Birbirleriyle tarz bakımından pek alakalı olmasalar da, uzun zamandır dinlemediğim beş parçayı deli gibi özlemiş olduğumu fark ettim. Bütün gün boyunca sürekli onları dinledim, hiç de güzel olmayan sesimle avaz avaz eşlik ederek...
- Radiohead - Karma Police
- Sade- No ordinary Love
- Ringside - Tired of being sorry
- Pink Martini - Let's never stop falling in Love
- Prince Alec - Like you
15 yaşımdaki platonik aşık kız triplerime geri dönmek istemezdim; ama bu arada Justin'in acayip "hot hot hot" bir fotoğrafı geçti elime. Masaüstü resmi yaptım, pek süper oldu!
Hala hala SU'yu özlüyorum. Kendimi hayatında ilk defa yurtdışına çıkmış veya ilk defa bir öğrenci ortamına girmiş biri gibi hissediyorum bu yüzden. Ne Amerika'daki road trippin' moodundan sonra, ne de çılgın interrail turundan sonra böyle bir ruh haline girmiştim. Süper eğlenmiştim, hep gülerek anacağım anılarım olmuştu; ama eve dönmek güzeldi.Takılıyorlar bana, SU'yu mu özlüyorsun, yoksa uzun boylu Yunan erkeğini mi diye. Gerçekten onu unuttum bile, özlediğim bu insanlar, bu anlar, bu ruh halleri:
Bir de harika seyahat planlarım -hayallerim mi demeliyim yoksa?!- var şimdiden. Her ay bir yerlere gidiyorum (güya). Şeker bayramında Ege'de buluşacağız, son deniz sefasını yapacağız kış başlamadan. Kurban Bayramında Adana'da olacağım, kebap detoksu!! : )) Aralıkta yıLbaşını kutlamaya Paris'e gidiyorum. Ocak veya şubatta İsveç'e mastera gitmiş arkadaşımı ziyarete kaçıyorum; Türk usuLü dağıtıyoruz ortalığı. Martta ilkokuldan arkadaşım olan en en en yakın arkadaşlarımdan ikisiyle Barcelona'da buluşuyoruz; oraya kadar gitmişken tabii ki Portekiz'e geçip şarap günleri organize ediyoruz. Bu arada martta üniversiteden mezun oluyorum. 6 aylık bir internship, sertifika programı filan bulup Kanada veya Amerika yolları tutuyorum. Bu arada da Kanada'da yaşayan arkadaşımla Peru'ya uzun bir keşif yolculuğuna çıkıyoruz.
Ne kadar harika geLiyor kulağa değil mi?!! Beş kuruş param yok, hatta üstüne azımsanamayacak bir miktar kredi kartı borcum var. Bir yerden bir şekilde 30-40 milyar kadar para geçerse elime evet bu planların tamamını hayata geçirebilirim.
Kendi kendime not: Sezocum bir silkelen kendine geL; yerleşik hayata alıştır bünyeyi!
10 yorum:
Valla eğer o saydığınız gezilerin hepsini gerçekleştirirseniz, hem önünüzde eğileceğim hem de hakkımı helal edeceğim :D:D
Umarım bi gün ben de gerçekleştiririm :D
Hepsini gerçekleştirebilmeyi ne kadar istediğimi anlatamam; ama malesef imkansız!! Zamansal, koşulsal ve ruhsal olarak hazırım da; parasal olarak büyük bir eksik var ortada!! =))
Ama şu an itibarıyla ilk adımımı attım. Eylül sonundaki İzmir- Çeşme planını hayata geçirmek için ilk girişimde bulundum. Bir yerden başlamak lazım. Ne kadarı oluyor göreceğiz =))
Umarım siz de pLanlarınızı gerçekleştirip anılar hanesine eklersiniz =))
Oh oh, tabii ki bir yerlerden başlamak lazım! İyi olmuş :D
Ben de bi hayatımın özgürlük kısmına geçeyim çok büyük planlarım var :D :D !!!
blogu takibe aLdım =)) özgürlük kısmını merakla bekliyorum.. kendimin ilk başlangıcını düşünüyorum da 2004!! oh la la her şeyin başladığı sene!!
Benim de seneye Ankara'ya uçmamla her şey başlayacak inşallah :D:D
Takılıyorlar bana, SU'yu mu özlüyorsun, yoksa uzun boylu Yunan erkeğini mi diye. Gerçekten onu unuttum bile, özlediğim bu insanlar, bu anlar, bu ruh halleri =)
yoRum yapmama gerek kaLmadı heRalde=)))gülüorum geçiorum ya bi kere de haklısın de hahahah
"ooo şiiiittt" =p haklı olduğunu senden gizlemeye çalışıyordum, blogumda basıldım!! =))
yok yok DNA'mda yok aynı adamla uzun bir süre ilgilenebilmek, elimden gelen bisi yok!!! eylül sonunda geLiyor bebeyim... ama ama ama tınnn...
haklısın yine yeniden haklısın mr. grange!!! ve biliyorsun haklı olmandan çok hoslanmıyorum
*sen we senin gipi bi kaç mendebur yüzünden geçenlerde paris aşkım tekrar depreşti. noelde şanzelize heryer ışıl yani aralık 1 deki londra planı parise dönüştü.. ben geçe, sen erkene alırsan paslaşalım...
**marttaki barca seferine yanınıza ispanyolca kursunda ileri sewiyeye gelmiş adam almanız hiçte fena olmaz bknz ben =)
***we peru peru peru allah belanı wersin sezooooooooooo ben temmuza araştıma yapıp peruyu incelerken sen nerden buldun orayıı çık hayallerimdennn =)
hahahah hoşlanmaman umrumda diil sadece ilk önerilerimde galipa haklısın demeni bekliyor olucam..
* Acaba Paris'i yalan mı yapsam diye düşünüyordum. Biliyorsun Paris'e ilk defa özel bir sebeple özel bir insanla gitme konusunda inatçıyım. Özel insan özelliğini kaybetti. Ama noel şanzelize kelimeleri bir araya gelince o insan hala özelmiş gibi rol yapabilirim emin oldum =)
** sen ne zaman ispanyolca öğrenmeye başladın? kıskandım!! hahah aşk yaşayacak kadar ispanyolcam var janm merak etme yakışıklı meksikalılar sağolsun! besos! =)
*** oha ortak hayalin peru olması hakkaten teasdüfün böylesi kıvamı olmus!
çok iyi biliyorsun ben "hayır bu sefer başka çok aşığım yanılıyorsun" diye tutturup iki gün sonra tükürdüklerimi afiyetle yalayarak haklılığını kabul edeceğim =)
*parisle alaklı benimde romantik planlarım wardı ama cnm çekince yemişim özel insanı diyip o şehri prag ilan ettim =)
**ispanyolca ,taksim, cervantes kelimeleri öyle bir cezbettiki beni kendimi kayıtta buldum. 26sında başlıyorum ama barcaya meksikaya hatta amerikanın güneylerine inip hola ile başlayıp cümle kurmak beni heyecanlandırıyor =)(hatta ist'deki ispanyolca konuşan turistlere muzipçe gülüp yardım etme çabalarına bile giriştim bu aralarki arayışlarımın son bombası)
***delisin sen peru kelimesini okuyunca gözlerimi owuşturup tekrar baktım ilk kelime ohaydı sonrakileri sölemiyim =)ama lütfen çık yolumdan benden önce giden bi tanıdığım olmamalı lütfen özenle hazırlanıyorum bu olaya lütfennnn =)
diPNot : hala alışmadınmı yüzseksenaltı kere takrarını yaşadık diosun o zaman ters tepme oynuyacağım haklısın sezooo =)
Yorum Gönder