İçimdeki bahar cıvıltısı yazıyor:

1) "Gece uyumadım ve inadına uyumayacağım. Bahar gelmiş ulan. Uyunur mu? Kalkın! Mümkünse, tüm mahalleliyi uyandırın: Tayyip'i bile sevesim var."

Güne bu cümleyle başladım, Ozan'ın twitlerini basıp kendime keyif kitabı yapmaya karar verdim.

2) Linkedin'in profesyonel ağ olarak konumlandırılmış, ama benimki eski sevgili / kırıtık listesi gibi oldu. Şöyle bir baktım da birlikte olduğum adamların sıfatlarına filan. Helal be! dedim kendi kendime.

3) Güneş gözlüğümü de taktım, pembe eteğimi de giydim bugün.

4) Çikolatayı bırakmaya, kahveyi azaltmaya, keyfi çoğaltmaya, ihmal edilen yabancı dillerle ilgilenmeye karar verdim.

5) Neyim var neyim yoksa satıp hafiflemeye karar verdim. Hatta en sevgili cicilerimi bile satıp eşyalara bağımlı olmadığımı kendime kanıtlamaya niyetliyim.

6) "Hoşgeldin bahar, güzelsin be hayat."ı on kereden fazla düşünmüş olabilirim.

7) Takdim ve tatmin kelimelerinin söyleyiş benzerliği, anlam farklılığı ile çok eğlendik ajansta. Hukuk stajımı başlatabilmek için iki avukat tarafından tatmin ıhmm pardon takdim edilmem gerekiyormuş da... =)

8) Çok ballı bir hatunum çünkü benim kafa karışıklıklarımla ve domuzluklarımla başa çıkabilen bir sevgilim var. (Popomu kaşıyorum. Da birazcık büyümüş mü ne? =P)

9) Yüzümde kocaman bir gülümsemeyle yatağıma giriyorum.

Ödev: "Feeling Good" 1500 kere ardarda dinlemeli yarına kadar, bir Nina Simone bir Michael Buble'den! Benzer ruh halini yaratanlardan ilk aklıma gelenler: i feel good, Johny b good, ve hatta başına bela olurum.Hatta ilk aklınıza gelen kıpırdak "feel good" şarkılarını da benimle paylaşırsanız: "Bir sağa bir sola bir sola hoop oynarım!"