08 Aralık 2009

Ondan bundan sundan...Birkaç minik doz:

Yeni işimde her gün bir şeyler öğreniyorum, bir şeyler keşfediyorum. Beni sınırlamak şöyle dursun, ufkumu sürekli genişleten bir ortamdayım. Başta ailem ve yakın arkadaşlarım olmak üzere bir sürü kişi "Ee şimdi ne yapıyorsunuz? Hangi markalarla çalışıyorsunuz?" benzeri sorular yöneltip duruyorlar.

Cevap çok basit: "Hem hayatı hem de üretmeyi öğreniyorum. "

Gizlilik ilkesinin ("mahremiyet" belki de daha güzel bir çeviri olabilir "confidentiality" için) önemini kavradığım gün aynı zamanda bunun Türk toplumuna ne kadar aykırı bir ilke olduğunu da fark ettim. İnsanlar bazen bir sorularına dolaylı cevap verince veya cevaplamaktan kaçınınca bunu kişisel algılayıp "Bana güvenmiyor musun?" boyutuna taşıyorlar.

"Tanıştığın insanların, markalar hakkında öğrendiklerinin ve ajans ortamında olup bitenlerin bu blogu ne kadar renklendirebileceğinin farkında mısın? Niçin o malzemeleri hiç kullanmıyorsun?" tavsiyesi için de gerçekten teşekkür ediyorum; ancak yukarıda bahsettiğim sebep ve bu ilkeyi mantığımın daha önce çok az durumda olan bir biçimde 'kayıtsız şartsız' kabul edip benimsemesi yüzünden bunların hiçbiri bu blogta yer almayacaktır.

Ancak yaptığımız iş ile doğrudan bağlantısı olmayan keyifle izlediğimiz işleri tabii ki paylaşmaya devam edeceğim. Örneğin oldukça yaratıcı bir çalışma huzurlarınızda:







Hi from Multitouch Barcelona on Vimeo.



Ayrıca bugün güzel bir havadis aldım: Daha önce bir Yunanistan'da Summer University, bir de İzmir'de Beachy Network Meeting etkinliğine katıldığım AEGEE (Association des Etats Généraux des Etudiants de l’Europe / European Students Forum), yılda iki kere Avrupa'nın herhangi bir yerinde AGORA adı verilen bir genel kurul toplantısı yapıyor. AEGEE'nin en büyük, en önemli etkinliği olan bu AGORA'nın 2010 güzünde yapılacak olanı için AEGEE- İstanbul aday olmuştu ve bugün cevap olumlu olarak gelmiş.

Benim de organizasyon komitesinde PR olarak faaliyet gösterdiğim ESN (Erasmus Student Network) 'in de yıllık genel toplantısı olan AGM de 8-11 Nisan tarihleri arasında yine İstanbul'da yapılacak. Organizasyon komitesinin fotoğrafları için buraya! Ecevesezen site içeriğini girmeye fırsat bulduğunda detaylı bilgiye şuradan da ulaşabileceksiniz: http://www.agmistanbul.eu/
2010 gönüllü faaliyetlerde bulunmak, uluslararası platformda boy göstermek, unutulmayacak bir deneyim elde etmek için İstanbul'daki öğrenciler için inanılmaz bir fırsat olacak. Avrupa'ya gitmem zamansal veya parasal olarak mümkün değil gibi bahanelerin arkasına sığınanları görelim artık!

"Yok ben burada bir şey yapmam, benim amacım Avrupa'yı görmek" diyorsanız da o zaman gönüllüyüm diye kendinizi boşuna kandırmadan, Pegasus'un bu gece başlayan kampanyasından faydalanmanızı tavsiye ederim. :)
Günün şarkısı da pek nefis canım: Trentemoller - Miss You
Not: Özlediğim ama özledim diyemediğim için "Beni özlemedin mi, dön artık İstanbul'a!" diye şımarıklık yapmayı planlarken, ondan aldığım 'özleme itiraflı' maille mutlu mutlu olduğum adama gelsin günün şarkısı...

Notun Notu: İnternette paylaşımcı mıyım yoksa teşhirci mi diye sorguladım kendimi bir üstteki notumdan sonra. Kabul etmeliyim ki zaman zaman teşhirciyim. Bu sorgulamaya nereden girdin derseniz, bu günkü yazıda çok link paylaştım arada kaynamasın. Aklımda paylaşacağım sizinle o yazıyı.







Share/Bookmark

Hiç yorum yok:

Pinterest'im

Instagram'ım