21 Nisan 2010

Yürü her maviliğin bittiği son hadde kadar, insan bu alemde hayal ettiği müddetçe yaşar.


Normal koşullar altında bugün Hannover Messe için yukarıdaki fotoğrafta görünen yeşil diyarlara doğru yola çıkıyordum. 1800lerden beri patlamayan yanardağ beni vurdu. O yüzden şehri diyarımda oturduğum yerde oturmaya devam ediyorum.

Havalar da bir garip zaten, "Güneşlenmek istiyorum bembeyaz tenimden çok sıkıldım!" feryat figanlarımı susturup kendime 'sunkissed skin' efekti yaratan bir krem aldım. Beş günde hafiften bronz olacakmışım. Dün gece "Aman her tarafıma eşit dağıldı mı?", "Şimdi üzerimi giyinsem acaba lekeli lekeli olur muyum?" gibi dertlere düşerek uyguladım kremimi. Sonuçları göreceğiz.

4 sene Cihangir üzerine Kozyatağı'nda yaşama denemesi yapmaya başladığımdan beri "Yeniden karşıya taşınacağım." diyip duruyordum. Vee sonunda zamanı gerçekten geLdi! Bu sefer uzun uzun yıllar yaşayacağım evi seçmem gerekiyor, o yüzden önyargısız olarak bütün semtleri gezmeye niyetliyim.

Bir aylık zaman dilimi içinde yıllardır sağdan soldan kestiğim gazete küpürlerini, dergi sayfalarını, karaladığım notları ayıklayıp işe yarar olanlarını buradan sizinle paylaşıp iki kocaman valiz dolusu o kağıtlardan kurtulmam lazım! Bu biiir!

Kıyafetlerim, ayakkablılarım, takılarım ve kitaplarımın çok azını kendimle birlikte taşımaya niyetliyim. O yüzden chucha boutique bu bir ay içinde coşacak! Günde 3 yeni parçadan az eklersem iyi çalışmıyorum demektir. Bu ikiii!

Ev ve semt gezmeye ve daha sonra da o evi döşemeye epey çok zaman ayıracağım için burası emlak rehberi ve dekorasyon gibi yepyeni konularla da dolacak.

Hayaller...
Ne güzel demiş Yahya Kemal insan bu alemde hayal ettiği müddetçe yaşar, diye.
Hayaller gerçekleşirken yerlerine yenilerini kondurabilmem lazım! Keep on dreaming Sezo!

- Yahya Kemal-

Hiç yorum yok:

Pinterest'im

Instagram'ım