Mimlenmek güzeLdir! : )

Pell-inciğim tarafından mimlenmişim, büyük bir keyifle cevaplayacağım şimdi bütün soruları. Yukarıdaki resim de ben de Pell-in'e... : )

Ama bu mim meseleleri konusunda da bir ön not koymak isterim, ben blogları günü gününe takip edemiyorum, bazen 2-3 hafta hiçbir şey okumayıp biriktirilmiş bir okuma yapıyorum, bazen de her saat girilen post.lara göz atma fırsatım oluyor. Özellikle bu aralar takipçisi olduğum pek sevgili blogları çılgın koşturmam ve berbat zaman planlamam yüzünden epeyce ihmal ediyorum.

O yüzden gözden kaçırdığım mimler veya çoktan mimlenmiş birini mimlemeye kalkma şuursuzlukları yapabilirim. Bütün bunları önlemek için beni mimlerseniz bana mail / yorum / mesaj bir şekil haber uçurmanızı isteme şımarıklığı yapacağım. Bir de bir de şu anda bu satırları yüzünde minicik de olsa bir tebessümle okuyan bütün blogger'ları mimledim!! : )

1) Bloguna neden bu ismi verdin?

Mushaboom, anlamını da kulağa gelişini de pek sevdiğim henüz dillere sakız olmamış bir kelime. Mümkün olduğunca neşeli yazılar yazmaya çalıştığım için bu bloga da yakıştığını düşünüyorum.

2)Blog yazarken star tribiyle istediğin,olmazsa olmaz dediğin şeyler var mı?

Kahve istiyorum. Tercihen filtre, şekersiz ama sütlü. Sadece blog değil, hiç bir şey yazamam onsuz!

3) En son satın aldığın garip şey?

Bergamot likörü. Bildiğim bergamotlu tek şey çay olduğu için garip geldi bana.

4)Şeker gibi olduğun anlar?

Yolda tek başına yürüdüğüm anlar ile kahvesizlikten başımın ağrıdığı anlar dışında domuzlaştığım ve suratsızlaştığım pek nadirdir zaten. Güçlü kollarda tanıdık kokuyla uyandığım sabahlarda, sevdiğim insanlarla dedikodu kazanı kaynattığımız günlerde, birileri yazdığım bir şeyleri beğendiğinde filan daha şeker olabilirim tabii : )

5) Arkadaşım artık sormayın şunları dediğin şeyler?

Ne zaman mezun oluyorsun?

6) Seksin sendeki rengi?

Kesinlikle beyaz! Ama bunun açıklamasını yaparsam biraz sapık içerik olacak. Beyninizi müstehcen çalıştırırsanız bulursunuz zaten. : )

7) Aynaya bakınca gördüğün?

Bazen çok çirkin olduğunu düşünsem bile bakmaya doyamadığım insanı görüyorum. (evet narsistim, son!)

8)Kendini okutan blog dediğin?

Bir şekilde ilham veren bloglar. İlla ki ilham verici bir metin olmasına gerek yok, güzel bir görsel, yazanın farkında olmadan kullandığı bir kelime, blogun genel ruhu, bahsedilen bir konu; okuyanda (yazılan konu ile alakalı olsun olmasın) "bir şeyler yapma" enerjisi oluşturuyorsa o blog okunasıdır.

9)Bu blog sahibesiyle karşılaşabileceğin yerler?

Dünyanın her yerindeki her delikte karşınıza çıkabilirim, emin olabilirsiniz. : ) Ama şu günlerde kesinlikle Tünel. Ofisim, bayıldığım bütün barlar, son zamanlarda müdavimi olduğum bütün restoran ve cafeler orada.