09 Temmuz 2009

ziLLosh kLavuZu

Bundan bir kaç sene önce, insanlar beni keşfetmek için çaba harcamasınlar, direk ben kendi "kullanma klavuzumu" sunayım hepbirlikte mutlu mesut geçinelim mantığı ile kendi kendimi bir kaç maddede anlatmaya çalışmıştım.

Facebook yoktu o zamanlar, myspace gözbebeğimizdi... Facebook'a taşınırken Myspace'teki tüm yazılarımı ve fotoğraflarımı bilgisayarda bir klasöre depolamışım.İçinden de bu "ziLLosh kLavuZu" çıktı.

Bazı detaylarda değişiklikler olsa da ben hala aynı benim arada geçen yıllarda onu fark ettim. Şimdi hukuk kitapları üzerinde dans ediyorum, o zaman da akrobatik hareketler yapıyormuşum. Tek değişen piercingim,saç rengim ve yaşadığım ev =)



süslenmeyi, dişi görünmeyi sever. sıfır makyaj, eşofman halinde bile olsa ne yapar ne eder bir yolunu bulur, bir kokoşluk ekler.

evdeyken neyle uğraşıyor olursa olsun arka fonda illa ki müzik vardır.

belli bir müzik tarzı yoktur. playlistlerinde tori amos, demet akalın, teoman, reamonn, nelly furtado, faithless, beyonce, carlos gardel, ray charles, sezen aksu, workout, deepdish, serdar ortaç ardı ardına geliyor olabilir.

ağzına kola koymaz; ama kahvesiz yapamaz. Uyanınca, yemeklerden sonra, ders çalışmadan önce illa bir kupa sekersiz sutlu (tercihen aromalı ) kahve girmelidir midesine. frapaccino ve muzlu süt de orgazmik bulduğu içiceklerdir.

telefonunun sesi hep kapalıdır, msni de hep acık olmasına rağmen sezo basında yoktur. kendisine ulaşmanın en kolay yolu evini basmaktır. :)

“dışarıda” olan her şeyi sever. taksimin rock barlarını da, sahildeki kahvaltı mekanlarını da, alışveriş merkezlerini de, nevizadeyi de, leb-i derya ve benzeri manzaralı yerleri de, cihangir sokaklarını da, havalar ısınınca okulunun çimlerini de, sergileri de, sinemaları da, kokoş kop kop mekanlarını da, konserleri de.

“asla yapmam”ları, kendine koyduğu katı kuralları yoktur; çünkü prensiplerini çiğneyip çok da keyif aldığı, herkes kendini eleştirmesine rağmen yaptığından asla pişman olmadığı şeyler vardır. canı isterse her haltı yer.

keyfi yoksa çekilmez olur. karşısındakini sevmemişse domuzlaşır. açsa veya uykusu varsa gergin olur. onun dışında bıcır bıcır mutlu bir tiptir.

sabır? (ı-ıh) süründürmek? (yemez) meleği oynamak? (anında future-ex ask olursun) arkadaşlarının gözüne girmek? (emeğine yazık olur.)

,yalnızlık fobisi vardır. ama arada yapayalnız zaman geçirmeye de bayılır.

edi-büdü misali her hadiseye beraber akıp, sıkıntıdan birbirlerini boğma noktasına gelen çiftlerle hoşlaşmaz.

eteğinin boyuna, rujunun kırmızısına karışan, kadirizm naraları atıp, emirler veren adamları sevmez, onlara tahammül edemez, etmeye gerek de görmez. Ama ne istediğini de bilmez. Hiperaktif ve arsızdır.

gaylere garip bir hayranlığı vardır. mesela murathan mungan. (ayrıca onun “iyi opüşen bir sevgili dünyanın yarısı demektir.” sözüne de tamamen katılır.)

cömerttir. kullanma tarihi geçmiş ve defolu erkeklerini tüm kızların kullanımına açar, kıskançlık yapmaz.

koku takıntısı vardır.yemekleri, insanları, kitapları koklar. Tütsülere, parfümlere, oda spreylerine fln bayılır.

çikolatasız yaşayamaz. neredeyse her cikolatayı sever. pralinler bir numara tabii.bakkal cikolatalarından da damak ve kinder bueno bir de simdi magnum tercihidir.

mum ışığında yıkanmak, en sevdiği müzikleri dinlerken, kedisini severek kokteyl içmek gibi tekil zevkleri vardır. yine de arkadaşlarına tapar. :) 20 sene sonra hala gülerek anacağı fırlamalıklarını/ abukluklarını ya hukukçu şekerleriyle, ya gökçesiyle ya da ayşesiyle yapmıştır. kendi başına yaptıklarını da yine onlarla kutlamıştır. Ör: rubber party :D :D :D

para konularında yeteneksizdir. hesapmış kitapmış, biriktirmeymiş beceremez. Ne kadar varsa o kadar harcar.

hukuk da okusa boş diye tanımlanan dizilere (sex and the city, ally ), romantik komedilere, köpük şeyler yazan köşe yazarlarına ayrı bir sevgisi vardır.

aynı mekanlara gitmekten sıkılır. bu konuda bir sürü seçenek sunan istanbula da gerçekten aşıktır.

planlama takıntısı vardır. ajanda tutar, geç kalmaktan veya kaçırmaktan nefret eder.

çok önceden gezme planı yapmayı sevmez. her davete tamam geliyorum, uygundur demez, genelde şu şu var ona göre haberleşelim der (gerçekten de vardır bir şeyler) ; ama geleceğini söylerse de ekmez. Bahane uydurup kaytarmaz.

davet etme konusunda hödüktür. hadi bana gelin, ben bu gece şuraya gidiyorum gelmek isteyen var mı diye sormaz. ama biri hadi ya güzelmiş ben de geliyorum veya yarın napiyosun sana gelim mi derse sevinir :)

Masalları sever. Uyumadan önce masal anlatan olursa mest olur.

gereksiz şeylerle uğraşmaya bayılır. Mesela bu listeyi yazmak gibi :)

5 yorum:

sehrin kafasi dedi ki...

yazının şu kısmından yola çıkıp'davet etme konusunda hödüktür' artık bi görüşelim diyorum...

zillosh dedi ki...

eveet eveeet eveeet!
hatta rock'n coke'ta prodigy dinlemek istediğini söyle bana noluuur!!* =)

sehrin kafasi dedi ki...

rock'n coke ta pazar günü ordayım büyük ihtimalle canım sen pazarda ordaysan görüşürüz olmadı ayarlayalım bi akşam içmecene :)

zillosh dedi ki...

tamam yavrumm iletişeLim ,)
benim 16sına kadar sınavlarım devam ediyor cunku, 21inde de artık tatiL tatiL zamanı!

rock'n coke'ta denk gelirsek super guzeL olur! =))

Unknown dedi ki...

Su an, yaptigin tek sporun amuda kalkmak oldugunu dusunuyorum. Onun disinda, "eglenceli" kelimesinin seni tarif etmek icim icad edildigine kanaat getirmis durumdayim. Avukatlar bu kadar eglenceli olur mu yahu ?

Pinterest'im

Instagram'ım